10 KASIM' larımız

       Bir On Kasım daha geldi. Malum Atatürk'ün vefatı ile her sene yaslara büründüğümüz malum tarih. 
O Günün hüznü ve kasveti hepimizce malum. Fakat ben o günün ikinci adamından bahsetmek istiyorum.
      Salih BOZOK 1 ay kadar önce oğlu Muzaffer'i Dolmabahçe Sarayına çağırmış ve şunları söylemişti ; "Bak Muzaffer! Artık koca adam oldun. Atatürk ölüyor. Şunu bil ki eğer Atatürk ölürse ben de hayatıma son vereceğim. Sen artık koca adam oldun. Ailenin erkeği sensin. Annen, ablaların sana emanet. Aileye bakarsın. Oku, memleketine faydalı bir adam ol.” Bunun ardından Muzaffer bir şey diyememiş gitmiş daha sonrada Ata'nın ölümünü duyunca okuldan koşarak babasının yanına saraya gitmişti. 
      Peki o sırada sarayda ne olmuştu? Ata'nın vefatıyla beraber Salih BOZOK odasına çekilmiş  228411 seri numaralı sedef kakmalı Smith Wesson tabancasını çıkarmış, daha önce evinde banyoda oğlunun tıraş olduğunu sandığı sırada tentürdiyotla yerini işaretlemeye çalıştığı yere, tam kalbinin üzerine namluyu yerleştirip ateş etmişti. Ama kurşun yolunu değiştirip kalbi sıyırıp geçmiş ve Salih BOZOK ağır yaralı olarak Şişli Sıhhat Yurdu Hastanesine kaldırılmıştı.


       Ata'ya bağlılık ve 10 Kasım'la ilgili üzüntüler ile ilgili bunların ardından söyleyecek bir şey bulamıyorum. son olarak işte o resim ve Salih BOZOK'un büyük oğlu Cemil Salih'in Yapı Kredi Bankası Arşivinde bulunan silahla beraber saklanan kartı. Kartta da, “Bu tabanca ailemiz için çok kıymetli bir hatıradır. Atatürk öldüğü gün babam kalbine bu tabanca ile kurşun sıkmıştı. Oğlum Salih’in bunu hayatı boyunca saklaması vasiyetimdir.” şeklinde bir not var.

Hoşçakalın...

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

John Stuart Mill

Zencefil

ÇIĞ NEDİR